Ana içeriğe atla

Personal Evolution

Bu Blogda Ara

ANA SAYFA
PSİKOLOJİ
SOSYOLOJİ
POLİTİKA
FİLM

Eylül, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Tümünü göster

Kayıtlar

20. 20'Lİ YAŞLARINDAKİ ERKEKLER, İMPARATORLUĞUMUZUN YILLARI !

Gönderen Mahir tarih: Eylül 29, 2018

Bağlantıyı al
Facebook
Twitter
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar

FRANCIS BACON- YENİLİKLER ÜZERİNE

Gönderen Mahir tarih: Eylül 05, 2018

Bağlantıyı al
Facebook
Twitter
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar

Vizyon, Nüfuz, Güç

Gönderen Mahir tarih: Eylül 03, 2018

+

Bağlantıyı al
Facebook
Twitter
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar

Diğer yayınlar

Bu Blogda Ara

İzleyiciler

Arşivleme

Mayıs 20193
Mart 20191
Ocak 20191
Kasım 20181
Eylül 20183
Ağustos 20181
Haziran 20183
Mayıs 20182
Nisan 20183
Mart 20183

Şubat 20183
Ocak 20181
Aralık 20171
Ekim 20171
Eylül 20175
Ağustos 20172
Temmuz 20178
Haziran 20177
Mayıs 20172
Nisan 20172
Mart 20171
Şubat 20171
Kasım 20162

Daha fazla göster Daha az göster

En Çok Bunlar Okunmuş

ALFA-OMEGA-BETA DENEYİ

Dobrıy Den. Yeni düşünce kalıpları ile insan beynini yeniden programlayarak onları değiştirmek, ve zihinsel hastalıklarını yok etmek amacı ile yapılan bir deney. ALFA-OMEGA-BETA DENEYİ. Psikologlar, insan beynini değiştirmeden önce, öncelikleri bilinçaltı oldu. Bunun için olumlu telkinler hazırlayıp bilim adamlarına sundular. Bilinçaltına ne verirsen beynin seni ona dönüştürür. Bilim adamlarının ilk adımları, hastalara beyin frekanslarını tetikleyecek pozitif mesajlar vermek oldu. İkinci adımları: EEG elektrotları ile beyin frekanslarını ölçtüler. Bunun sonucunda uykunun evrelerini ölçtüler. Ve şaşırtıcı bir şey keşfettiler: Problemlere çözüm bulma, şaşırmış düşünceleri toparlama, net ve temiz düşünmek için: 7.5 Hz frekansı ile yapılan tedavi, raporlara göre iyileşme göstermişti (ALPHA FREKANSI) Çünkü pozitif mesajların bilinçaltında barınan negatif düşünceleri yerle bir edeceğini biliyorlardı. Ve bireyin alfa frekansları yaydığı anda, hızlı çözümler üretece

Bilinçaltının Fonksiyonu

Have a nice day ! Yaptığımız her hareket, takındığımız beden dili, bir düşünce ile başlar. Bu kural herkes için geçerli, her hareket ardında düşünceleri barındırır. Bilinçaltı, tıpkı bir bilgisayarın işletim sistemi gibi. İşletim sistemi olmazsa, hiçbir fonksiyon çalışmaz. İşletim sistemi, bilgisayarın tüm gereçlerini kontrol edip, gereçlerin işlevlerini anlamlı ve doğru hale getiren kodlar silsilesi. Bilgisayarınıza yüklediğiniz anda bilgisayar gerçek işlevini kazanıyor. Ek olarak başka programlar yükleyip daha farklı fonksiyonlar için de kullanıyorsunuz. Siz farkında bile olmadan bu sistem içerisinde elektronik sinyaller gidip geliyor. Bilinçaltı: Hafıza, alışkanlıklar, inanç ve bu gibi bilgiler üzerinden beden dilinizi programlıyor. Bu nedenle kişinin beden dilini okuyabilmeniz aynı zamanda onun bilinçaltına girebildiğiniz anlamına geliyor. Beden dilini okumak karşındakini, kendisinden daha iyi tanıman demek. Eğer beden dilini okuyabilirsiniz, karşındakinin bile fa

Hakikatı Görmek Farkındalığı Beraberinde Getirir

Hayatın tokatı söz konusu olduğu zaman kişisel gelişim kitapları saf dışı kalır. Acı çektiğin an kişisel gelişim kitaplarının dediği ''içinde ki potansiyeli hisset'' sözü etkisizdir. Size çoğu zaman, her şeyin sizin elinizde olduğu empoze edilmiştir. Bu söylendiği anda bile, senden bağımsız şekilde bir tarafın işgal ediliyordur. Acı bazen uzun süre devam eder, ve sen bunu insanlarla bastıramazsın. Ve mental buruklukları insanlarla bastırabileceğini düşünüyorsan, seni kandırmakta başarılı olduklarını görebilirsin. Bazen nefes alamayacak, hayatı tüm renkleri ile göremeyecek kadar dolarsın. Ruhun ağırlaşır ve bedenine sığmaz. ''Sen istemezsen acı çekmezsin'' derler misal. Bilgisini arttıran insanda acısını çoğaltır. Çekilmez hale gelir ve uyumsuzluk imajı çizer misalen. Çünkü yanındakiler kendilerini aptal hisseder ve aşağılık duygusuna kapılırlar. (Bu elinde olan veya senden kaynaklanan bir şey değil. Bu süreç tamamen çevrendekiler il

Psikoloji-Çevre Psikolojisi ve İç Çatışmalar

Selam. Daha önce geceleri dalgın dalgın düşünürken,çevrenin üzerinde yarattığı psikolojinin sende öfke ve nefret hislerini uyandırırken,gelişimini de durduğunu biliyor muydun ? Bence bilmiyordun.Neyse ki ben sana öğreteceğim. ''SADECE BU YAZIYA ODAKLANACAĞIM'' TEKRAR DİYORUM:BENİM YAZILARI SAKIN YAPAY KİŞİSEL GELİŞİM YAZILARI İLE MUKAYESE ETMEYİN,ÇÜNKÜ BEN GERÇEĞİ POMPALIYORUM. '' İnsanların kendini kandırma kapasitesi beni hep şaşırtmıştır, olağanüstü bir yetenektir. İnsan tüm mahlûklar arasında kendine bir masal anlatıp bu masala inanabilen yegâne mahlûktur.'' Sevan Nişanyan İnsanların gerçekte ne istediklerini anlamanı sağlayan güvenilir sezgiye sahip misin ? Ben sahibim,nasıl kazandığı mı boşver.Bu durumda senin de ne istediğini biliyorum. Ne düşündüğünü de biliyorum. ''Lüks bir yaşantı mutlu olmamı sağlayacaktır'' dediğini biliyorum,fakat bu da henüz senin acı bir gerçekle karşılaşmadığını gösteriyor.B

Psikoloji - BEDEN DİLİ

Dobrıy Den ! Öncelikle çoğu konuda tamamen tecrübelerimi ele aldığımı biliyorsunuz. Ve ben sadece ağır dil ile konuşsaydım muhtemelen yazının ortasında çarpıya basıp yatağınıza dönerdiniz. O halde tecrübe konuşmaya başlasın. Öncelikle şu gerçeği açıklığa kavuşturayım: İnsanlara söylediğin şeylerden daha çok, kelimeleri kullanırken takındığın beden hareketleri daha iyi bir izlenim bırakmana neden olur.Ve beden hareketlerin ile ortamı domine etmekten daha öte bir şey de var... Lider olduğunu gösterebilirsin beden hareketlerin ile. Bir futbolcu düşle.Golü attıktan sonra yapacağı beden hareketleri, onun ''takımın sırtlayıcısı'' yani lider olarak görülmesini sağlar. Misal sen sınıfa, kendinden emin ve tebessümler saçarak girersen, ''özgüvenli ve ortamı domine eden'' mahlasını hak edersin. Bir sunum mu yapıyorsun, gülerek ve el kol hareketlerini sıkça kullanırsan,tok ses kullanıp ve sakin tonunu korursan insanların bilinçaltları sana boyu

Ziyaretçiler

Blogger tarafından desteklenmektedir

Tema resimleri Jason Morrow tarafından tasarlanmıştır

Copyright Mahir Batuhan Bostancı C2016