SÖYLEŞİ

Buenas Noches.


Blogda verilen tüm bilgileri kafanda toparla.
O bilgiler sana araştıralarak verildi.
Doğadan, bilimden, ve gerektiğin de kendi tecrübelerimden verdim o bilgileri.
Olasılık teorilerinden uzak kaldım, sorguladım araştırdım ve öğrendim.
Yabancı kaynakları çevirip, orada ki can alıcı bilgileri de sundum size.
Ve araştırmalarımı tek başıma yaptım, kimse yardım etmedi.
Blogta yaptığımız ticaret bilgidir ve bu ticarette iki tarafta karlı çıktı.





İnsanlar isterse peynire tapsın, insanların inanma ihtiyacı  içgüdüsel olarak saygı duyduğum bir mesele. İnançları topluma zarar vermediği sürece, isterse taşa tapsın. Bana düşen araştırmak, araştırmadan inanmamak. Öncelik aldığım şey bu.



Korkuları adına, hiç görmedikleri, tanımadıkları kişileri yüceltip, birbirleri ile savaşmalarına, savaştığı kişilerden elde ettiği  çocukları köle yapmalarına, küçük kız çocuklarını yatağa atmalarına her türlü mazaret bulurlar. Canlı bombalar cennet hayali için, çocuk, masum demeden patlatırlar kendilerini. Bu da aklı kullanmama sonucu doğan bir şeydir.  Hayatları boyunca birileri tarafından var edilip yok edilmişlerdir.
Anlatmak istediğim şey, nefes aldığı süreçler de, okumayan, araştırmayan ve öğrenmeyi sevmeyen insanlar benim gözümde canlı bomba gibidir. Çünkü kolay kontrol edebilen kitlelerdendir kendileri.
Dağda ki teröristler nasıl çoğalıyor biliyor musunuz ?  Bulundukları bölgeler de çocukların eğitim haklarını elden alıyorlar, çocuklar bilimden ve görgüden uzak kalıyorlar bu nedenle de kolay manipüle edilen hedefler haline geliyorlar. Sonra da güçlerin çeşitli gayeleri için o insanları kullandıklarını görüyoruz.






Dünyayı yöneten bir avuç insanın bu kadar gücü elde edebilmesi, doğrudan bizi bilimden yoksun bırakmaları ile doğru orantılı. Bir birey bilimden uzak kaldığı sürece sorgulama, düşünme, araştırma vasıflarını kaybeder ve araştırma yapmaz. Bu nedenle görünene doğrudan inanır ve aslını merak etmez. Bugün önümüze sunulan tarikatlar veya şeyh dedikleri kişiler şeytani illüzyonlardır.
Rahman kamuflajına bürünerek, sizleri soyarlar. Yarım aklınızı da uyduruk inanışları ile tüketirler.
Türkiye'den örnek vereyim de net olsun.
Televizyon da politik saçmalıklar gösterilirken, insanlara ekonomi sorunları, işsizlik ve yoksulluk olguları unutturulur. Politika bağlantılı haberleri sizlere tekrar tekrar gösterirler, eğer bir yalanı sürekli olarak tekrar ederseniz, insanlar buna inanır. Bu da Hitlerin halkını Almanya'nın dünya hakimiyetini alacağı konusunda yalan söylerken uyguladığı bir propaganda yöntemiydi.
Birileri oyunu yazar, bu oyunların amacı insanlara asıl sorunlarını unutturup, dünyayı yöneten şirketlerin milyon dolarlar ile yazdıkları senaryoları gözlerine sokmaktır.





Ortadoğu neden bu halde sanıyorsun ? İngiliz casusların parmağı olmasından yana, çeşitli oyunlar ile insanları mezheplere böldüler, eğer insanlar akıllarını kullansalardı mezhepleri reddedip bağımsızlık için çatışacaktı. Ama birbirlerine ben müslümanım diyip insan doğuruyorlar, 13 14 yaşında ki kızlara tecavüz ediyorlar, kadınları seks kölesi yapıyorlar İslamiyet adı altında şeytanın kölesi oluyorlar.
2 hafta önce bir video izledim. Işid canlı bomba yapacağı kişiyi taş kağıt makas oyunu ile seçiyor, çok ilginç değil mi ? Siyonistlerin etkisi altına aldıkları insanlardan akıllı olmalarını bekleyemeyiz zaten. Sonra patlatıyor kendini, ondan önce kendisine göre cennete erecektir. İşte siyonistlerin amacı budur. Sizleri din altında sömürürler.





İnsanları soyup soğana çeviren arapları sevmem ben. 1919 Ocak ayında Lawrence ve  Siyonist lider Chaim Weizmann arasında bir ortak anlaşma düzenlenmesi için bir görüşme ayarlandı. Toplantının amacı, geniş çağlı bağımsız Arap Devleti kurulması, ancak  İsrail'in Filistin topraklarında serbest dolaşım ve pay elde etme hakkı edinebilmesiydi. Akıl kullanmaktan yoksun oldukları için İngilizlerin ve Fransızların onlara bağımsızlık vereceğini sandılar. Araplar iki devletin kuklası olmaktan ileriye gidemedi.







Bu dünyayı yöneten bir avuç insan, tüm eğitim kurumlarına el attılar. Yuvarlak masa etrafında toplanıp, gençleri bilgiden yoksun bırakırsak uyanamazlar dediler ve bizleri çeşitli illüzyonlar ile kandırmayı amaçladılar. Okullara gönderilen müfredatlar fabrikalar da asgari ücretle çalışmanız içindir. Sizleri bunun için yetiştiriyorlar. Bilimden uzak kaldığınız sürece erişebileceğiniz tek şey köleliktir. Birileri için az ücretle çalışıp durursunuz. Eğitim kurumlarına gönderilen müfredatların amacı da budur. Yıllarca ingilizce eğitimi görüp batı sömürgesinin kurbanı ettiler bizi. Yıllarca ingilizce gördük 1000 de 1 kişi belki yol tarifi yapabilir. Dil eğitiminden önce gençlere kendilerini geliştirmeleri gerektiğini aşılamadılar ve bunun sonucunda da dil öğretmeye kalktılar.





MEB' in vicdanı çok rahat sanırım. Çocukları boş müfredatlar ile yıllarını heba edip, gelişimden uzak durmalarını sağladılar. Öğrencileri sınıflar da robot gibi oturtmaktansa laboratuvarlara yollayıp bir şeyler üretmelerini sağlamadılar. Herkese sevdiği işi yaptırmadı, balığa ağaca tırmanmasını emretti.
İnsanları eğitimden Irak kılmak, kul hakkıdır. MEB' de kim bu kötü gayeler için çalışıyorsa hesabını veremeyeceği işler yapıyor, bu dünya da adalet her ne kadar ütopysa ise bile sonu sizin için iyi olmayacak.




Hukuk sistemi basit bir oyuna döndü artık. Zararsız salaklar ceplerinde birkaç tane hapla yakalanınca hapisi boylarken, kötü insanlar, masumları öldüren, soyan insanlar, yetenekli avukatları sayesinde hukuk sistemi ile dans ediyorlar.
Adalet kılıcı, adaleti yerine getirecek. Nerede bir adaletsizlik olduysa, buna neden olanların cezasını vermek gayesi ile adaletin kılıcı bekliyor olacak. Zengin haksız olsa bile davayı kazandı, fakir haklı olsa bile davayı kaybetti. Bu elbette son bulacak.





Eğer aklınızı kullanmayı reddedip kolaya kaçarsanız sadece kendinize zarar vermiş olursunuz. Çünkü bu dünyada sizin bu ateletinizi değerlendirip kendine ve temsil ettiği gruba çıkar sağlayan birçok insan bulunmakta.
Bunun en basit örneği; bilinçsizce alışveriş yapan tüketicilere reklamla kötü ve kalitesiz malların saıtlmasıdır.






Blogta da yaptığım tek şey bilgi ticaretidir.
Açıkcası hiçbir şekilde onay beklemiyorum, tek gayem birilerinin de bilgilerimden faydalanması. Genellikle psikoloji üzerine durdum ve yazılarda dünyanın nasıl döndüğüne dair imalarda bulundum.
Bu söyleşiden sonra her şeyi açık açık yazacağım kısacası tüm kirli oyunları yazacağım. Bunun sonucunda sen de düşmanını tanıyacaksın, ve düşmanınla 100 yıl savaşsan bile başın ağrımayacak çünkü onu tanıyor olacaksın. Her futbol maçından sonra bir arabaya doluşup, korna çala çala şehrin sokaklarında dolaşan, hatta hızını alamayıp ateş açan salaklardan olmayacaksın.
Dünyadan bi haber, parazit yaşayan canlılardan olmayacaksın.




Sohbet için teşekkür ederim dostum.
İyi geceler.