ÇEVRESEL PSİKOLOJİ-Kendin İçin mi Başkası İçin mi




ÇEVRESEL PSİKOLOJİ



Sonu olanı amaç edinmekle o kadar yetenekliyiz ki,sonu olan şeyleri hayatımızın merkezine
 koymaktan hiç çekinmedik.Sonu olan şeylere,hayatımıza yön verecek,kendi karakterimizden ödün verecek,gerekirse bu uğurda yolumuza çıkanlara zarar verecek kadar bağlandık.


Peki neden ?

Aslında bizler hiçbir zaman sonu olan bir şeye kendimiz istediğimiz için değil,başkaları istediği için bağlandık.Öyle değil mi ?

Bunun en basit örneği:Senin olmak istediğin şey ile ailenin senden istediği şeyler arasında uçurum kadar fark vardır.Bugün senin giyiminde bile moda denen zımbırtı etken olurken gerçekten seveceğin işi yapacağını mı düşündün ?

Bir düşünelim.Sabah uyandığında bile kafanda başkalarının düşünceleri geziyor.Kafanın içinde binlerce kaygı,bunların doğurduğu huzursuzluk vücuduna hücum etmiş şekilde uyanıyorsun.İtiraf et giyeceğin kıyafeti bile,kendin sevip sevmediğin için değil, ''moda bu'' diyerek giyiyorsun.
Peki bunun sonucunda ne oluyor ?

Özgür olarak doğduğun şu koca dünyada ellerine ,bacaklarına, boynuna sistem tarafından zincir vurulmasına müsaade ediyosun.

Sadece bununla kalsa yine iyi aynı zaman da aklını, kalbini, gönlünü kısacası ruhunu besleyecek tüm duyularını kilitleyip kapatıyorsun.Bu bağlanma ve kilitlenmeler,amaçsız duygusuz, kör, düşünemeyen bir birey olmana sebep oluyor.Şimdi ki zamanda insanların neden mutsuz olduğunun cevabıdır bu da aslında.

Bir şeyler yaparken,bunu kendi kalp gözümüz ile değil,başkalarının bakış açılarına göre değerlendiriyoruz.Öyle değil mi ?


Ruhun feryat ediyor,beğenilme kaygısı güderken kendi ruhunu köreltiyorsun,karnın acıktığında miden seni uyarır fakat ruhun feryat ettiğinde seni uyarmaz.Sen nasıl midenin açlığını gidermek için gıda alıyorsun,ruhunun feryatları içinde ruhunun gıdasını alman lazım.Kendi mutluluğun için birşeyler yapmayı unuttun başkaları için birşeyler yapmaya devam ettiğin sürece renkli dünyanı sadece siyah beyaza çevirdin.

İnsanlar genellikle ruhun ne istediğini anlayamadıkları için onu sigara,alkol ile oyalamaya çalışıyorlar.Peki bunun sonucunda ne oluyor ?

Başkalarının arzularına göre hareket ettikleri için,mutsuz olduklarından şikayet ediyorlar.
Açıkcası cevap sadece başkalarının arzularına göre yaşamak değil,ruhunuzu basit bağlamlar ile de oyalamak değil.


Asıl cevap:Hakikat.Ruhunuzu fani şeyler ile değil,baki şeyler ile doldurun.Tamamen kendi arzu ettiğiniz hayatı yaşamak varken,neden başkalarının sizin için arzu ettikleri hayatı yaşayasınız ki ?


Kendini hiçbir maddeye şartlamadan,toplumsal bağlamlara aldanmadan hiçbir gücün etkisinde kalmadan,başkasının beklediği kişi olmayan,kimseye kendini kanıtlama ihtiyacı olmayan.Peki sen bu farkındalıklara sahip olabilir misin ?



Çevrene iyi bak çoğu boşa koşuyor değil mi ? Bulundukları yol başkalarının fikirlerinin sonucu.Toplumsal baskı olmasa sergileyecekleri karakter çok farklı olurdu.
Bu yazının amacı senin sana aşılandığı kadar basit olmadığını ve ucuz bir hayat yaşamadığını anlatmaktı!


Güneş gözlüklerinizi çıkardığınız zaman, hayatın tüm medceziri son bulur ve yaşam artık size siyah ile beyaz ötesinde bulunan diğer tüm renkler ile hitap etmeye başlar .
Kendin olmak demek, körlükten kurtulmak demektir.


Yorumlar

  1. merhaba deyv. yakın bir vakitte bana ulaşırsan çok sevinirim. sevgiyle
    -jupiter

    YanıtlaSil

Yorum Gönder